İçeriğe geç

Tamah etmek ne anlama gelir ?

Tamah Etmek Ne Anlama Gelir? Bir Hikâyenin Gölgesinde Açgözlülüğün Sessiz Sınavı

Bazı kelimeler vardır ki insanın içine dokunur. Çünkü sadece bir anlam taşımazlar, bir ders de barındırırlar. “Tamah etmek” işte tam da bu kelimelerden biridir. Bu yazıda sana sözlükten alıntılar değil, bir hikâye anlatmak istiyorum. Belki kendinden bir parça bulacaksın, belki de hiç aklına gelmeyen bir soruyla yüzleşeceksin. Hazırsan, gel birlikte bir hayatın içinden süzülen “tamah”ın neye benzediğini görelim.

Bir Kasabanın Hikâyesi: Arif ve Elif

Tamahın Başlangıcı: Daha Fazla İstemek

Küçük bir Anadolu kasabasında, herkesin saygı duyduğu bir adam yaşardı: Arif. Akıllı, çalışkan, çözüm odaklı bir tüccardı. Elindeki sermayeyi nasıl değerlendireceğini bilir, her adımını stratejik planlarla atardı. Arif’in eşi Elif ise bambaşka bir dünyadaydı. İnsanları anlamak, ilişkileri derinleştirmek ve kalplere dokunmak onun doğasında vardı. Arif’in aklı hesap yaparken, Elif’in kalbi empati kurardı.

Bir gün Arif, pazarda gezerken bir haber duydu: Komşu kasabada çok değerli bir toprak satılıyordu. Elindeki mal varlığı aslında ailesine yetecek kadar fazlaydı. Ama aklındaki ses susmuyordu: “Bu toprakları da alırsan kasabanın en zengini sen olursun.” Elif, akşam yemeğinde bu konuyu açtığında Arif’in gözlerinde parlayan hırsı fark etti.

“Elindekiler zaten bize yetiyor Arif,” dedi yumuşak bir sesle. “Daha fazlası seni mutlu edecek mi gerçekten?”

Arif ise hesaplarını yapmıştı bile. “Bu bir fırsat Elif. Akıllı olan fırsatı kaçırmaz.”

Tamahın Yavaş Yavaş Büyümesi

Göz Doymazsa Kalp de Doymaz

Arif, tüm parasını o toprağa yatırdı. Ancak kısa süre sonra başka bir yatırım fırsatı çıktı. Ardından bir diğeri… Her adımda daha fazlasını istiyor, elindekiler artık ona az geliyordu. Elif, bu değişimi sessizce izliyordu. Arif’in yüzünde artık eskisi gibi huzur yoktu; çünkü tamah, içini kemiren bir açlığa dönüşmüştü.

Zamanla aile içi sohbetler bile yatırım planlarına döndü. Arif, çocuklarının gülüşünü duyamaz, dostlarının sohbetinde rahat edemez oldu. “Biraz daha, biraz daha…” derken, aslında sahip olduklarının değerini unutmuştu. Elif bir gün ona sessizce sordu:

“Sence ne zaman ‘yeter’ diyeceksin Arif?”

Arif cevap veremedi. Çünkü ‘yeter’ kelimesi çoktan hayatından çıkmıştı.

Tamahın Bedeli: Kaybedilenler

Çözüm Odaklı Zeka, Doymayan Hırsla Savaşır

Arif’in yatırımları büyüdükçe borçları da arttı. Yıllardır biriktirdiği dostluklar bozuldu, ailesiyle arası açıldı. Artık kasabanın en zenginlerinden biriydi ama en yalnızı da oydu. Bir gün, her şeyini riske attığı bir anlaşma başarısız oldu. Mal varlığının büyük kısmını kaybetti. O gece uzun süre aynaya baktı ve mırıldandı:

“Hepsi gözümün önündeydi… Ama ben göremedim.”

Elif ise onu suçlamadı. Sessizce yanına oturdu, ellerini tuttu. “Tamah ettin Arif,” dedi. “Ama hâlâ zamanımız var. Yeniden başlamak için değil, elimizde olanı fark etmek için.”

Tamah Etmek Ne Demektir?

Anlamın Kalbine İnmek

“Tamah etmek”, en basit tanımıyla sahip olduğundan fazlasını istemek, gözünü doyuramamaktır. Ancak gerçek anlamı bundan çok daha derindir. Tamah, insanı yalnızca mala mülke karşı değil, sevgiye, ilgiye ve güce karşı da kör edebilir. Bu bir istek değil, kontrolsüz bir açlıktır. Ve en tehlikeli yanı da insan fark etmeden büyümesidir.

Erkek ve Kadın Bakış Açısı

Arif’in stratejik, çözüm odaklı zekâsı, tamah karşısında bir çıkış yolu bulamadı. Elif’in empatik yaklaşımı ise konunun özünü anlamıştı: Gerçek zenginlik sahip olduklarında değil, onlara duyduğun minnettarlıkta saklıdır. Bu hikâye bize gösteriyor ki, bazen çözüm akılla değil, kalple bulunur.

Sonuç: Yeter Demeyi Öğrenmek

Tamah etmek, hepimizin bir şekilde sınandığı bir duygudur. Bazen iş hayatında, bazen ilişkilerde, bazen de kendi iç dünyamızda karşımıza çıkar. Ama unutmamak gerekir ki, gözün gördüğü kadar değil, kalbin hissettiği kadar zenginiz. Arif’in hikâyesi belki bir kurgu, ama hepimizin hayatında benzer bir yol ayrımı vardır: Daha fazlasını mı isteyeceğiz, yoksa elimizdekilerin kıymetini mi bileceğiz?

Şimdi sana soruyorum: Sen hiç tamah ettin mi? Belki bir an, belki bir karar anında… O anı hatırla ve kendine dürüst ol. Belki de “yeter” demenin zamanı çoktan gelmiştir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

mecidiyeköy escort
Sitemap
hiltonbet günceltulipbett.net